Kronik Yorgunluk Sendromunda Ozon Tedavisi
Kronik Yorgunluk Sendromu (KYS) bir nöro-müsküler hastalıktır (sinir-kas hastalığı). Başlangıçta hastalığın seyrini tarif eden kronik yorgunluk adı, hastalığın merkez sinir sisteminden kaynaklandığı anlaşıldıktan sonra ‘Miyaljik Ensefalomiyelit -ME’ olarak değiştirilmiştir (Avrupa ve Kanada’da bu isimle anılmakta, ABD ve Avustralya’da Kronik Yorgunluk Sendromu adı kullanılmaya devam etmektedir. Bazen ME/KYS olarak da anılabilir).
Ensefalomiyelit merkezi sinir sisteminin enflamatuar, demiyelinizan (myelin hasarı yapan) bir hastalığıdır. Nörolojide nadir görülen ve tanı aşamasında sıklıkla gözden kaçabilen bir sendrom olarak kabul edilirler. Duyusal sinirlerin hasarı ile seyreden Duysal Nöronopati, otonomik işlev bozukluğu sıklıkla eşlik eder. Miyaljik Ensefalomiyelit ise kas ağrısı ile seyreden beyin-omurilik iltihabı anlamına gelir. Bu terim, kısmen hastalığı daha açıklayıcı olduğu için kullanılır.
ME/KYS artık bir sendrom değil, bir hastalık olarak kabul edilmektedir.
Hastalığın, virüslere karşı gelişen bağışıklık yanıtının beyinde bir inflamasyon başlatması sonucu geliştiği düşünülmektedir. Enteroviral (bağırsak yolu ile bulaşan virüsler) en çok suçlanan virüslerdendir (Poliovirus ve Coxsackie virüsleri bu gruptandır). Bazı yayınlarda, hastalığın beyinde Polio (çocuk felci) virüsü ile aynı bölgeyi etkilediği de gösterilmiştir. İnsan herpes virüsleri ailesinden HHV-6 virüsü de hastalığın ortaya çıkışını tetikleyebilmektedir.
Hastalığın belirtileri, uyku ve dinlenmekle geçmeyen güçten düşürücü yorgunluk, egzersiz veya günlük işler sonrası halsizlik, ağrılar, bilişsel problemler (dalgınlık-unutkanlık vb hafıza sorunları, odaklanma sorunları), uyku bozukluğu ve çeşitli bağışıklık sorunları, ayrıca nörolojik ve otonomik semptomlardır (örneğin ortostatik hipotansiyon, bulanık görme, terleme anomalileri, yutma güçlüğü, ishal/kabızlık, nörojenik mesane vb mesane boşaltma sorunları, cinsel fonksiyon bozuklukları).
Ozon tedavisi uzun yıllardan beri Kronik Yorgunluk Sendromunda başarı ile uygulanmaktadır. Son bilimsel araştırmalardan birinde, Kronik Yorgunluk Sendromu tanısı almış 65 hastada ozon tedavisinin 1 ayda hastaların yüzde 80’inde belirtilerin yüzde 50’den fazla azalmasını sağladığı gösterilmiştir.
Ozon tedavisi bu başarısını muhtemelen antiviral, antienflamatuar etkilerine borçludur. Zira hastalığın da viral bir kökeni olabileceği düşündüren pek çok bilimsel çalışma mevcuttur.
Kronik Yorgunluk Sendromu Nasıl Teşhis Edilir?
KYS hastalığı için tek bir teşhis veya biyokimyasal bir test yoktur. Hastalık tanısı genellikle hastanın öyküsü, fizik muayenesi ve tanısal testlerine göre başlıca semptomu yorgunluk olan diğer hastalıklar dışlanarak konur. Enfeksiyon, bağışıklık bozukluğu, beslenme eksikliği ve beyin-omurilik işlev bozukluğunu hastalığın olası nedenleri olarak düşünülmektedir.
Bu hastalıkla ilişkili olabilecek pek çok enfeksiyöz ajan olabilir. Bir grup çalışma, KYS hastalığının birincil nedeni olarak bağışıklık sistemi bozukluklarının rolüne odaklanmıştır. Bağışıklığın zayıf olması fırsatçı enfeksiyonların ortaya çıkmasını kolaylaştırabildiği gibi, bazı KYS vakalarını tetikleyebilen inatçı enfeksiyonların yetersiz kontrolüne de neden olur.
Kronik Yorgunluk Hastalığının Sebebi Virüsler Olabilir Mi?
İnsan herpes virüsü 6 (HHV-6) ilk hastalık belirtilerini vücuda girdiği bölgede yapmasına ve çoğalmak için T-lenfositlerini tercih etmesine rağmen nihayetinde merkezi sinir sistemine saldıran bir virüstür. Bu benzersiz özellikler nedeniyle, bu virüs, Kronik Yorgunluk hastalığına en çok katkıda bulunanlardan biri olabilir.
HHV-6 virüsü laboratuvar araştırmaları sırasında sinir hücrelerine yöneldiği tespit edilmiş bir virüstür. Aynı aileden olan Sitomegalovirüs ve Herpes virüsler çocuklarda ilk bulaşmayı izleyen yüksek ateşli safhada görülen kasılma nöbetleri (havale) ve ensefalit/ensefalopati dahil beyinde komplikasyonlara neden olabilen virüslerdir. Havaleye yol açan sebebin yüksek ateş olmadığı anlaşılmış bulunmaktadır.
Bu vakaların üçte birinden herpesvirüs 6 ve 7’nin sorumlu olduğu bulunmuştur. HHV-6, temporal lob epilepsisi (TLE) olarak adlandırılan en yaygın epilepsi formlarından biriyle ilişkilendirilmiştir. Ayrıca, yetişkinlerde HHV-6 ile çeşitli nörolojik bozukluklar arasında bir ilişki olduğunu öne süren birçok rapor da vardır.
HHV-6, çeşitli nörolojik bozukluklar dahil olmak üzere birçok yetişkin hastalığı ile ilişkili olduğu bilinen bir virüstür. Ensefalit, mezial temporal lob epilepsisi (MTLE) ve multipl skleroz (MS) dahil olmak üzere çeşitli nörolojik durumların gelişiminde rol oynadığı bilinmektedir. Kesin bulgulara otopsi çalışmaları ile ulaşılmıştır.
HHV-6 virüsleri en çok beynin öğrenme ve hatırlama ile ilişkili yeri olan Hipokampus bölgesinde çoğalıyor görünmektedir. Geçirdiği havale nöbeti sonrasında beyin ödeminden ölen bir bebeğin otopsisinde Hipokampus’de beynin geri kalan bölgelerinin 4-5 katı HHV-6B virüsü tespit edilmiştir. (Hipokampus 3-3.5 cm3 büyüklüğündedir ve nöron gelişiminin erişkin çağlarda bile devam ettiği benzersiz bir beyin bölgesidir)
HHV-6 enfeksiyonu geçirenlerde Kronik Yorgunluk hastalığının görülme sıklığını araştıran çalışmaların ve antiviral tedavilerin Kronik Yorgunluk hastalığındaki etkilerini araştıran çalışmaların incelendiği bir meta-analiz makalesinde virüs ile Kronik Yorgunluk hastalığı arasında bir bağlantı bulunduğu bildirilmiştir.
Kronik Yorgunluk Sendromu ve Fibromiyalji birbiriyle sıklıkla karıştırılır. Bu konuda bilgi edinmek isterseniz>>
Bu Konuda Bilimsel Araştırmalar Var mı?
Dr. Nilgün Eröztürk